Kalp ve Damar Hastalıkları ile mücadele etmenin önemini vurgulamak, kişileri bu hastalıklara karşı uyarmak, kalp sağlığını koruma konusunda bilinçlendirmek, sağlıklı yaşam alışkanlıkları kazandırabilmek ve kalp sağlığına dikkat çekmek amacıyla 29 Eylül Dünya Kalp Günü olarak kutlanmaktadır.

Kalp damar hastalıkları tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de önde gelen bir halk sağlığı sorunudur. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre; her yıl dünyada yaklaşık 18 milyon kişinin kalp damar hastalıkları nedeniyle öldüğü tahmin edilmekte.

Bu rakam tüm ölümlerin 3 te 1’ini oluşturmakta. Bu ölümlerinin %82’sinden fazlası düşük ve orta gelir grubundaki ülkelerde meydana gelmiş, kadın ve erkeklerde yaklaşık olarak eşit dağılmıştır.

2030 yılında yaklaşık 23,3 milyon kişinin kalp damar hastalıkları nedeniyle öleceği tahmin edilmektedir.

Etrafımızda ,ailemizde mutlak kalp hastalığı olan birileri bulunmakta. Peki kaderimiz mi kalp damar hastalıkları?

Yine geçen haftalarda Türklerin 10 yıl daha erken kalp krizi geçirdiği belirten bir yazı okudum, risk faktörlerine bakacak olursak Kalp ve damar hastalıkları için başlıca değiştirilebilir riskler sağlıksız beslenme, yetersiz fizik aktivite, tütün ve alkol kullanımıdır.

Değiştirilemez riskler cinsiyet, yaş ve kalıtsal nedenlerdir. Bunlara karşı zmanı durduramadığımız sürece yapacağımız bir şey yok.

Bu risklerin ara ürünü olarak yüksek kan basıncı yani hipertansyon, yüksek kan şekeri, yüksek kan lipit düzeyleri ve obezite ortaya çıkmaktadır.

O zaman yapılması gerekenler kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. Kalp Sağlığınızı Korumak İçin: Sağlıklı beslenin. Aktif olun yürüyüş ve yüzme en iyi sporlardandır.

Evde tv karşısında oturmaktan kaçının. Tütüne "HAYIR" deyin. Sigara, nargile dahil hepsine hemen bugün. Alkol tüketimini sınırlayın. Sağlıklı vücut ağırlığınızı koruyun. Kan basıncınızı kontrol altında tutun.