Özellikle sonbaharda dikkatli olmak lazım. Mevsim geçişlerinde, vücut savunma sistemi zayıflıyor. Vücut savunmasının düşmesiyle çevreden gelen her türlü hastalık yapıcı etkenlere de açık olunuyor.

Ayrıca yağış zamanlarında da enfeksiyon riski artıyor. Havada asılı partiküller yağış ile inerek enfekte edebilir. Böyle dönemlerde başlıca önlemler, bol sıvı tüketimi, vitamin ve mineral içeriği iyi olan besinlerin tüketilmesidir.

Beslenmenin yanında giyim de önemli. Sıcaklık farkını tolere edebilecek kıyafetler tercih edilmeli.Ancak oyun çağında ki çocuklar için ve aileleri için bu hiç de kolay değil.

Hapşuuu!!! Sesi birden fazla geldiğinde hafif ses değişikliği olduğunda, gözler baygın baygın bakıp küçüldüğünde artık tecrübeyle sabit, akşama 38-39.5 ateşi göreceğimiz anlamına gelir.

Anneyseniz bu duruma ne kadar alışık olduğunuz değil çocuğunuzun bu duruma nasıl tepki verdiği sizi ilgilendiren tek şey.

Ateşi yükseldiğinde ilk zamanlar kalbimin atış hızı sanki yüzlerce metre koşmuş bir koşucunun hızına eşit gibi gelirdi. Yüzüm düşer, elim ayağım titrer doğru acil kapılarına giderdim.

Bana okadar acı veren,dünya başıma yıkıldı deyimini bana yaşatan olay,bir ateş düşürücü bir iğne ile basitleştiğinde bu sefer daha da garip hissederdim kendimi. Kucağımda ağlayan,ateşler içinde kavrulan çocuk ve acizliğin en dibini yaşayan anne resmi hafızamda.

Sonra zamanla o da bende ne yapmamız gerektiğine alıştık. Artık hemen acilde değilim. Önce kendi belirlediğim yöntemleri deniyorum.

Önce ateşini düşürmeye çalışıyorum. Bunun için denedeğim ve çok memnun kaldığım kızımla limon ilacı dediğimiz yöntemi deniyorum. Limonun baş kısmını azıcık kesiyorum ve üstüne biraz tuz koyuyorum. Ve bir maşa yardımı ile alt kısmından tutup ocağa koyuyorum tuz emildiğinde çıkarıp bir bez yardımı ile limonu bir tababağa sıkıyorum.

Çıkan limon suyunu özellikle topuklarına koltuk altlarına ve alnına sürüyorum.Topuklardan emilim çok hızla sağlanıyor limon yedirmek kadar etkili anlayacağınız. Bu sayede hem limonun ateş düşürücü etkisinden hem de gribal enfeksiyonlara karşı olan başarısından yararlanıyorum.

Ortalama bir saat sonra da ılık duş aldırıyorum.Özellikle elma, ananans gibi meyvelri yedirip uyumasını sağlıyorum. Zaten ateşi hafif düştüğünde küçük bedeni savaştan yorgun çıktığı için uyumaya geçiyor.

Eğer rahat nefes alamıyorsa yastıklarını yükseltiyorum.Ateşini kontrol ettikten sonra tekrar yükselme var ise aynı işlemleri yeniliyorum.

Çok dirençli olduğunda ise doktora götürüyorum.Ama eskisi gibi ateş düşürücüye koşmuyorum.

Biraz savaşsın vücudu bunu öğrensin diye çaba gösteriyorum tabi kontrollü bir şekilde.
Gelen hapşuu seslerinden ve baygın bakan gözlerden ne yalan söyleyeyim halen endişelenyorum.

Onun hastalıktan kapanan gözlerini gördükçe içim acıyor ama vücudunun savaşmasına destek vermek adına birlikte hastalığı boyunca çaba veriyoruz.İzletmiş olduğum vücudumuz mikroplarla nasıl savaşır videolarıyla da yaptıklarımı cümlelerimi destekliyorum.

Hadi Savaşı biz kazanalım,o mikroba şimdi nar suyu gönerip yok ediyoruz gibi cümlelere bayılıyor.Benimde işimi kolaylaştırıyor açıkçası mikrop yenme oyunu..Saglıcakla kalın

Not: Yazıdaki öneriler tavsiye niteliğindedir.